683. Hacı hacı olmaz gitmekle Mekke`ye, dede dede olmaz gitmekle tekkeye.
684. Hacı hacıyı Mekke de bulur.
685. Hacı Mekke de, derviş tekkede
686. Haddini bilmeyene bildirirler.
687. Hak deyince akan sular durur.
688. Hak doğrunun yardımcısıdır.
689. Hak gelince, batıl gider.
690. Hak yerde kalmaz.
691. Hak yerini bulur.
692. Hamala semeri yük değildir (olmaz).
693. Hamama giren terler.
694. Haramın temeli olmaz (Haramdan şifa olmaz).
695. Harman dövmek keçinin işi değil.
696. Harman yel ile, düğün el ile olur.
697. Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.
698. Hastalık sağlık bizim (insan) için.
699. Hatasız kul olmaz.
700. Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir. 701. Hay`dan gelen, Hu`ya gider (Selden gelen, suya gider).
702. Hayır dile komşuna, hayır gele başına.
703. Hayvan yularından, insan ikrarından tutulur.
704. Hayvanı yardan düşüren bir tutam ottur.
705. Hayvanlar koklaşa koklaşa, insanlar söyleşe söyleşe ( konuşa konuşa) anlaşır.
706. Hazıra hanak, pişmişe konak.
707. Hekimden sorma, çekenden sor.
708. Hekimsiz, hâkimsiz yerde oturma.
709. Helal kazanç ile pilav yenmez.
710. Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu.
711. Her ağacın meyvesi olmaz.
712. Her ağaçtan kaşık olmaz.
713. Her akla geleni işleme her ağacı taslama.
714. Her çok azdan olur.
715. Her damardan kan alınmaz.
716. Her deliğe elini sokma, ya yılan çıkar ya çıyan.
717. Her Firavun`un bir Musa`sı olur.
718. Her horoz kendi çöplüğünde öter.
719. Her inişin bir yokuşu vardır.
720. Her işin başı sağlık.
721. Her işte bir hayır vardır.
722. Her kaşığın kısmeti bir olmaz.
723. Her koyun kendi bacağından asılır.
724. Her kuşun eti yenmez.
725. Her şakanın altında bir gerçek yatar.
726. Her şeyin bir vakti var, horoz bile vaktinde öter.
727. Her şeyin yenisi, dostun eskisi (makbuldür).
728. Her taş baş yarmaz.
729. Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır
730. Her yiğidin gönlünde bir arslan yatar.
731. Her zaman gemicinin istediği rüzgâr esmez.
732. Her zamanı bir sayma.
733. Her ziyan bir öğüttür.
734. Herkes aklını pazara çıkarmış,yine kendi aklını beğenmiş.
735. Herkes bildiğini okur.
736. Herkes kaşık yapar ama sapını ortaya getiremez.
737. Herkes ne ederse kendine eder.
738. Herkesin arşınına göre bez vermezler.
739. Herkesin ettiği yoluna gelir.
740. Herkesin tenceresi kapalı kaynar.
741. Herkesin yorulduğu yere han yapılmaz.
742. Hesapsız kasap, ya bıçak kırar ya masat (Hesabını bilmeyen kasap, ne satır bırakır, ne masat).
743. Hırsızlık bir ekmekten, kahpelik bir öpmekten.
744. Hiddetle kalkan nedâmetle oturur.
745. Hocanın (imamın) dediğini yap (söylediğini dinle), arkasından gitme (yaptığını yapma).
746. Hocanın (öğretmenin) vurduğu yerde gül biter.
747. Horoz ölür gözü çöplükte kalır.
748. Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.
749. Huy canın altındadır.
750. Huylu huyundan vazgeçmez.
751. Ihlamurdan odun olmaz, beslemeden kadın olmaz.
752. Irmak kenarına çeşme yapılmaz.
753. Irmaktan geçerken at değiştirilmez.
754. Irz insanın kanı pahasıdır.
755. Isıracak it dişini göstermez.
756. Isıramadığın eli öp de başına koy.
757. Isırgan ile taharet olmaz.
758. Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz.
759. Ismarlama hac, hac olmaz.
760. Issız eve it buyruk.
761. Işığını akşamdan önce yakan, sabah çırasına yağ bulamaz.
762. İbadet de (mahfi) gizli, kabahat da.
763. İçi beni yakar, dışı eli.
764. İğneyi kendine,çuvaldızı ele batır.
765. İğreti ata binen tez iner.
766. İki at bir kazığa bağlanmaz.
767. İki baş bir kazanda kaynamaz.
768. İki cambaz bir ipte oynamaz.
769. İki deliye bir akıllı.
770. İki dinle (bin işit) bir söyle.
771. İki el bir baş içindir.
772. İki karpuz bir koltuğa sığmaz.
773. İki ölç, bir biç.
774. İnsan beşer, kuldur şaşar.
775. İnsan doğduğu yerde değil, doyduğu yerde.
776. İnsan göre göre, hayvan süre süre (alışır).
777. İnsan insanın şeytanıdır.
778. İnsan kocar, gönlü kocamaz.
779. İnsan konuşa konuşa,hayvan koklaşa koklaşa
780. İnsan sözünden,hayvan yularından tutulur.
781. İnsan yedisinde ne ise, yetmişinde de odur.
782. İnsanoğlu çiğ süt emmiş.
783. İntikam eskir ama asla yaşlanmaz.
784. İp inceldiği yerden kopar.
785. İslam`ın şartı beş, altıncısı insaf demişler.
786. İstediğini söyleyen,istemediğini işitir.
787. İstemek bir ayıp, vermemek iki ayıp.
788. İsteyenin bir yüzü kara , vermeyenin iki yüzü kara.
789. İş insanın aynasıdır.
790. İş olacağına varır.
791. İşine hor bakan (sanatını hor gören) boynuna torba takar.
792. İşleyen demir ışıldar.
793. İşten artmaz, dişten artar.
794. İt derisinden post olmaz.
795. İt ite buyurur, itte kuyruğuna.
796. İt iti ısırmaz.-İt itin ayağına (kuyruğuna) basmaz.
797. İt kağnının gölgesine yatmışta, ne koyu gölgem var demiş.
798. İt utansa don giyer.
799. İt ürür, kervan yürür.
800. İti an çomağı hazırla.
801. İti, öldürene sürütürler.
802. İtle çuvala girilmez.
803. İtle yatan bitle kalkar.
804. İyi dost kara günde belli olur.
805. İyi evlât babayı vezir, kötüsü rezil eder.
806. İyi insan lafının üzerine gelirmiş.
807. İyi olacak hastanın hekim ayağına gelir.
808. İyiliğe iyilik her kişinin kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı.
809. İyilik (muhabbet) iki baştan.
810. İyilik eden iyilik bulur.
811. İyilik et, denize at, balık bilmezse Hâlik bilir.
812. İyilikle uslanmıyanın sonu kötektir (Dayak).
813. Kabahat da gizli olmalı, ibadet de.
814. Kabahat ölende değil, öldürendedir.
815. Kaçan balık büyük olur.
816. Kaçanın anası ağlamamış.
817. Kadı anlatana göre fetva verir.
818. Kadı ekmeğini karınca yemez.
819. Kafirden hacı, elden bacı olmaz.
820. Kakma el kapısını el ucuyla, yiterler kapını var (olanca) gücüyle.
821. Kalaylı bakır küflenmez.
822. Kalem kılıçtan üstündür.
823. Kalıp kıyafetle adam, adam olmaz.
824. Kalp kalbe karşıdır.
825. Kanaat gibi devlet olmaz.
826. Kanatsız kuş uçmaz (olmaz)
827. Kanı kanla yumazlar, kanı su ile yurlar.
828. Kâr, zararın kardeşidir (ortağıdır).
829. Kara haber tez duyulur.
830. Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu.
831. Karaya sabun, deliye öğüt neylesin.
832. Kardeş kardeşi atmış, yar başında tutmuş.
833. Kardeş kardeşi bıçaklamış, dönmüş yine kucaklamış.
834. Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.
835. Karga yavrusuna bakmış, “benim ak-pak evlâdım” demiş.
836. Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış.
837. Karnıyın doymayacağı yere, açlığını bidirme.
838. Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden.
839. Kasap et derdinde koyun can derdinde.
840. Kasap sevdiği postu yere vurur.
841. Kaşıkla verip, sapıyla gözünü çıkartma.
842. Katıra “baban kim?” demişler, “dayım attır” demiş.
843. Katranı kaynatsan olurmu şeker, cinsi batasıca mutlaka cinsine çeker.
844. Kaynayan kazan kapak tutmaz.
845. Kaz gelecek yerden Tavuk esirgenmez.
846. Kaza geliyorum demez.
847. Kazanmayanın kazanı kaynamaz.
848. Kazma kuyuyu, kazarlar kuyunu.
849. Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar.
850. Keçinin canı sopa isteyince, çobanın değneğine (sopasına) sürtünür. 851. Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur.
852. Kedi uzanamadığı (yetişemediği) ciğere pis (murdar) der.
853. Kedinin boynuna ciğer asılmaz.
854. Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur.
855. Kel yanında kabak anılmaz.
856. Kele, köseden yardım gelmez.
857. Kelin ilâcı olsa başına sürer.
858. Kem göz, kalp akçe sahibinindir.
859. Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al.
860. Kendi düşen ağlamaz.
861. Kesilen baş yerine konmaz.
862. Keskin sirke küpüne zarar verir.
863. Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz.
864. Kılıç kınını kesmez.
865. Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan.
866. Kırk hırsız bir çıplağı soyamaz.
867. Kırk yıl ecel yağsa, eceli gelen ölür.
868. Kırk yıllık Kâni, olur mu Yani.
869. Kırkından sonra azanı teneşir paklar.
870. Kısmetinde ne varsa kaşığına o çıkar.
871. Kızı gönlüne (keyfine) bırakırsan ya davulcuya varır, ya zurnacıya.
872. Kızım sana diyorum, gelinim sen anla.
873. Kızını dövmeyen, dizini döver.
874. Kimi yer, kimi bakar. Kıyamet ondan kopar.
875. Kiminin parası, kiminin duası.
876. Kimse ayranım (yoğurdum) ekşi demez.
877. Kimseden kimseye hayır yok (gelmez).
878. Kimsenin âhı kimsede kalmaz.
879. Kişi refikinden azar.
880. Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi.
881. Koça boynuzu yük değil.
882. Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
883. Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
884. Kork Allah`tan korkmayandan.
885. Korku dağları bekletir.
886. Korkulu rüya (düş) görmektense uyanık yatmak yeğdir (hayırlıdır). 887. Korkunun ecele faydası yoktur.
888. Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.
889. Köpeğe dalaşmaktansa, çalıyı dolaşmak hayırlıdır.
890. Köpeğe gem vurma kendisini at sanır.
891. Köpek ekmek veren kapıyı tanır.
892. Köpek sahibini ısırmaz.
893. Köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağar.
894. Köpeklerin uluması bulutlara zarar vermez.(Arap Atasözü)
895. Köpeksiz köy buldu değneksiz gezer.
896. Köpeksiz sürüye (köye) kurt dalar (iner).
897. Köprüyü gecene kadar, ayıya dayı de.
898. Körle yatan şaşı kalkar (İtle yatan bitle kalkar).
899. Körler memleketinde şaşılar padişah olur.
900. Körler sağırlar birbirini ağırlar.
901. Kötü komşu insanı (adamı) hacet sahibi eder.
902. Kötü söyleme eşine, ağu katar-aşına.
903. Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez.
904. Kul azmayınca Hak yazmaz.
905. Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez.
906. Kurda, “Neden boynun (ensen) kalın?” demişler; “İşimi kendim görürüm de ondan” demiş.
907. Kurt dumanlı havayı sever.
908. Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
909. Kurt kuzu kaptığı yeri dokuz defa yoklar.
910. Kurt tüyünü (köyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez.
911. Kuru laf karın doyurmaz.
912. Kurunun yanında yaş da yanar.
913. Kusursuz dost arayan dostsuz kalır.
914. Küçük suda büyük balık olmaz.
915. Kürkçünün kürkü olmaz, börkçünün börkü.
916. Laf lafı açar.
917. Laf torbaya girmez.
918. Lafla peynir gemisi yürümez.
919. Latife latif gerek.
920. Leyleğin günü lak lak ile geçer.
921. Lodosun gözü yaşlı olur.
922. Lokma çiğnemeden yutulmaz.
923. Lokma karın doyurmaz, şefaat artırır.
924. Mahkeme kadıya mülk değil.
925. Mal adama hem dost, hem düşmandır.
926. Mal canı kazanmaz, can malı kazanır.
927. Mal canın yongasıdır.
928. Mal melameti örter.
929. Malını yemesini bilmeyen zengin her gün züğürttür.
930. Mart ayı, dert ayı.
931. Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır.
932. Mart`ta yağmaz, Nisan`da dinmezse sabanlar altın olur.
933. Maşa varken elini ateşe sokma.
934. Mayasız yoğurt çalınmaz (tutmaz).
935. Merhametten maraz doğar.
936. Mescide gerek olan meyhaneye haramdır.
937. Meyveli ağacı taşlarlar.
938. Mızrak çuvala sığmaz (girmez).
939. Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
940. Mirî malı balık kılçığıdır, yutulmaz.
941. Misafir kısmeti ile gelir.
942. Misafir misafiri sevmez,ev sahibi ikisinide sevmez.
943. Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer.
944. Misafir üç gün misafirdir.
945. Mum dibine ışık vermez.
946. Mühür kimde ise Süleyman odur.
947. Mürüvvete endaze olmaz.
948. Namaza meyli olmayanın kulağı ezanda olmaz.
949. Nasihat vereceğine, para ver.
950. Nazar insanı mezara , hayvanı kazana götürür.
951. Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.
952. Ne ekersen onu biçersin.
953. Ne idik, ne olduk.
954. Ne karanlıkta yat, ne kara düş gör.
955. Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli.
956. Ne verirsen elinle, o gider seninle.
957. Ne yavuz (azgın) ol asıl, ne yavaş (şaşkın, miskin) ol basıl.
958. Nerede birlik, orada dirlik.
959. Nerede hareket, orada bereket.
960. Nikâhta keramet vardır.
961. Niyet hayır, akıbet hayır.
962. Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilme.
963. Oduncunun gözü omçada, dilencinin gözü çömçede.
964. Oğlan dayıya, kız halaya çeker.
965. Oğlanınki oğul bağı, kızınki bahçe gülü.
966. Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.
967. Olacakla öleceğe çare yoktur.
968. Olan dört bağlar, olmayan dert bağlar.
969. Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.
970. Olsa ile bulsayı ekmişler, hiç bitmiş (yel ile yuf bitmiş).
971. Orman olur da domuz olmaz mı?
972. Ortak (kuma) gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş.
973. Osmanlı nın ekmeği dizindedir
974. Osmanlı`nın ayağı üzengide gerek.
975. Osurukla boya boyanmaz.
976. Otu çek köküne bak.
977. Oturduğu ahır sekisi, çağırdığı İstanbul türküsü.
978. Otuz iki dişten çıkan, otuz iki mahalleye yayılır.
979. Oynamasını bilmeyen gelin yerim dar demiş.
980. Ödünç; güle güle gelir, ağlaya ağlaya gider.
981. Öfke baldan tatlıdır.
982. Öfke gelir gider, kelle gider gelmez.
983. Öfke ile kalkan zarar ile oturur.
984. Öksüz çocuk göbeğini kendisi keser.
985. Öksüz kuzu, toklu olmaz.
986. Öküze boynuzu yük değil.
987. Ölenle birlikte ölünmez.
988. Ölmüş eşek, kurttan korkmaz.
989. Ölüm ile öç alınmaz.
990. Ölüm kalım (dirim) bizim için.
991. Ölüm var, dirim var.
992. Ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gider.
993. Önce can, sonra canan.
994. Önce düşün, sonra söyle.
995. Öpülecek el ısırılmaz.